Gazlıgöl Kaplıcası, Afyonkarahisar’a bağlı İhsaniye ilçesinin Gazlıgöl Beldesinde bulunan termal suların olduğu, sizlerin rahatlayabildiği koskocaman bir kaplıca alanıdır. Özellikle de yaz aylarına doğru bir çok misafirin akın ettiği Gazlıgöl Kaplıcasına bir çok yerden ulaşım mesafesi bulunmaktadır. Afyonkarahisar il merkezine 25 kilometre mesafede olan Gazlıgöl Kaplıcası tam olarak Afyon-Eskişehir yolu üzerinde bulunmaktadır. Gazlıgöl beldesinde bulunan demiryolu da kaplıcaya gitmek için farklı bir alternatiftir. Eğer uzak yerlerden geleceğinizden zamandan tasarruf etmek için havayolunu tercih edecekseniz en yakın havaalanı Afyon İl Merkezine yaklaşık olarak 170 kilometre uzaklıktadır.
Gazlıgöl Kaplıcaları Nelere İyi Gelir?
Gazlıgöl kaplıcaları sizlerin yaşları ilerledikçe vücudunuzda meydana gelen hastalıklarınızın en azından daha iyi bir süreç geçirmeniz için sizlerin hizmetinize girmektedir. Genellikle vücutta meydana gelen romatizmal hastalıklar, bacak ve kollarda kireçlenme, omurga bölgesinin zaman ile hareketsiz bir hale gelmesi, kalp ve dolaşım sisteminde meydana gelen aksamalar, cilt hastalıkları, kemik erimesi ve kemik hastalıkları, kadın hastalıkları, içme kürü, ağrılı ve spazmlı böbrek hastalıkları, safra yolları ve karaciğer rahatsızlıklarından dolayı gelen misafirler için olumlu bir şekilde tedavi görülebilmektedir.
Gazlıgöl Termal Suyu Özellikleri
Renksiz olan su tatlı bir tadı bulunmaktadır. Hiçbir şekilde kokusu yoktur ve gazlı bir şekilde tedavilerde kullanılmaktadır. Suyun içerisinde sodyum bikarbonat, karbondioksit ve hidrojen sülfür gibi maddeler kullanılarak suyun tedavide kullanılması kolaylaşmıştır. Sıcaklığı genellikle 64-65 santigrat derecede kullanılmaktadır.
Gazlıgöl Kaplıcalarının bu özelliklerinden yararlanabilmek için kaplıca bölgesinde bulunan yaklaşık olarak 1000 yataklı bir çok otel ve pansiyon bulunmaktadır.
Gazlıgöl’ün Geçmişi
Eskilerden bugüne gören bir söylentiye göre Kral Midas, bütün istediklerini elde etse de bir türlü çocuğu olamıyormuş. Kral Midas bu duruma çok üzüldüğünden dolayı her gün Allah’a dua ediyormuş. Bir gün Kral Midas’ın bir kızı olmuş. Kralın kızı Suna, büyüyüp genç kızlığa adım attığı an illet bir hastalığa yakalanmış. Hastalıktan dolayı kızın her yerinde çıbanlar çıkmaya başlamış. En iyi doktorları tutsa da bir türlü çıbanlar iyileşememiş. En sonunda Suna babasının korumalarıyla birlikte almış çantasını dağ tepe düz gitmiş. Afyonkarahisar Gazlıgöl Beldesine geldiğinde yaz ayları olduğu için çok susamış ve ve kaplıcaların bulunduğu mevkide gördüğü suyu içmiş. Ardından bakmış ki suyun değmiş olduğu yerlerde tatlı bir şekilde gıdıklanma, ağrılarının dinmesi ve vücuduna da bir huzur kaplamış. Bunu görünce hemen atlayıvermiş suyun içine ve ağrıları yavaş yavaş dinmiş. Günlerdir uykusuz olan ve yorgun olduğundan dolayı sudan çıkar çıkmaz yeşilliğe uzanıvermiş. Suyun yanında bir hafta kaldıktan sonra ağrıları dinmiş, çıbanları yok olmuş ve hastalığı tamamen geçmiş. Korumalar ile birlikte saraya dönen Suna, onu dört gözle yaslı bir şekilde bekleyen babasına müjdeli bir haber vererek babasının da sevinmesine neden olmuş. Kral kızına kim iyileştirdi diyerek kızına sormuş hangi hekim iyileştirdiyse onu baş hekim yapayım demiş fakat Suna onu hekim değil su iyileştirdiğini söyleyince Kral hemen oraya bir hamam yapılması emrini vermiş. Ardından tüm dertlilere derman dağıtılan hamam bugüne kadar kaplıca haline gelmiş olduğu sanılmaktadır.